Temmuz 19, 2012

terliklerim..

Sabah; bu güne değil de ilkgençliğimin bir sabahına uyanış..Kayahan çalıyor teypte: Alınma Ağlıyorsam.. Teypte, milyon kere sarmış ve aynı kere çatalın arka ucuyla yerine dolanmış bir kasetin zamana meydan okuyuşu çalıyor..
Mutfakta kahvaltı hazırlıyorum.. Annem az sonra elinde pazar çantasıyla, ter içinde geliyor.. Çayın tıkırtısı ve yapılan akıtmanın kokusu, yüzünü yıkıyor sanki; dışarının kirinden pasından.. Anne anne gülümsüyor. Pazar çantasından ille yer elması çıkıyor: "Mina sever"..
Cennetin içindeki evin bahçesinde çay kaşığı şıkırtıları içinde tadından yenmez bir ilkgençlik sabahı..
Elbet biliyorum ki aynı günün gecesinde dışarı çıkma izni alamayan ruhum,ablamın yardımıyla odamızın penceresinden ev terlikleriyle ilk aşkına koşacak.. Kucak dolusu sarılışa, ağız dolusu gülüş eşlik ederken; yağmur da duramayacak sulusepken ıslatacak sırılsıklamları, çırılçıplak korkusuzları..
Evet, korkusuzların yağmuru yağacak her bir kareye zerre zerre..
Ne zaman ki korkmayı öğrendik,
Ne zaman ki giyindik, sevdiğimize giderken; terliklerimiz evde kaldı..
O gün büyüdük...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder